BİR SIFIR NOKTASIYIM
Herkes o kadar yürekli söyleyemez kelimelerini. Onlarda bilir doğruyu yanlışı en az sizin kadar. Nefesi kesilir sadece konuşmak imkansızlaşır. Kaldı ki tüm suçu sessiz kalana yüklemek yanlış olur. En büyük korkuyu yaşamadan bir insan nasıl sessiz olur hiç düşündünüz mü? Geride bıraktığı dönüş yolunda gözlerini bekleyen olmasa, kaybedecek sadece kendisi olsa o da siz gibi hiç düşünmeden canını bile verir. Merak Etme.
Yarım asırdır yaşamaya çalıştığım bu hayatın içinde kelimelerimle ahbap olduk. Üstesinden geldik çoğu zaman nefsin... ve duyguları açığa çıkardık. Misafir gelişimizin ardında bıraktığımız suçluluk duygusu ve hezeyanlarla dolu tarih örgülerinden ibaretiz. Mutsuzluk ve mutluluk, suskunluk ve sükunet içinde gemimizde yol alırken hayatın sert esen dalgalarına karşı direniyoruz açık denizlerde. Gemimizin rotası belirsiz. Son inen yolcularımızın gidişini uğurluyoruz selametle. Geride kalan bir tek bizim yaşlı bedenimiz olurken, arasına sıkıştırdığımız birkaç hayat karesiyle gözlerimizin kısık kısık yaş denizlerinde batışını izliyoruz. Yüzümüzdeki tebessüm ve teslimiyet son aşkımızı da alıyor, karanlıklara gömülüyoruz sanki. Bir beden yaşamda var olmuş ve yine aynı beden bu yaşam denen sınanmalar bütünü içinde yok olmuş. Elveda iki gözüm ve sakındığım dile getiremediğim korkularım. Nefes alışlarım giderek düzensiz bir hale girdi, ölüm yakın.
Son çırpınışlar giderek hayatımı daha fazla sorgular hale getirdi. Yaptıklarımı düşünürken buluyorum. Gri bir hırka, üstü başı hırpalanmış bakışları donuk bir çocuk beliriyor karşımda geçmişimden izler beni unutamadıklarımı düşlemeye itiyor nedensiz. Endişelerim artıyor giderek batıyor gemim. İçinde bulunduğum gemide son kalan bu çiziklerle dolu yüzüm, titrek ayaklarım ve göçüp gidiyorum uzaklara. Ruhum artık pes etti. Umarım unutulmam diyor kafamın içinde dönen melekler. İyimserlik son nefes alışında bile yanında bu fani ölümlünün. Beklemekle geçen ömür tüketti artık zamanı, geriye dakikalarım kaldı. Ağlatan yeri gelince güldüren, içimi kıpır kıpır eden bakışlar hoşçakal. Kelimeler bitmiyor nedense. Eskidendi derken içim cız ediyor. Tüm vaktimi tükettim. Maaleseflerim bile alıştı artık. Anlaşılmak pek yapabildiğim bir şey değil ve yenik düşüşlerim yalnızca kendime...
Yorumlar
Yorum Gönder